Page 80 - Gülden Bülbüllere Tasarruf - Abdurrahim Reyhan Erzincanî
P. 80

68                                          Gülden Bülbüllere

          dedi. Ben:
              ˗  Mehmet Efendi’ye gideceğim.
          dedim.  Dolmuş  da  saat  ikide  kalkıyormuş.  Dolmuşun  kalkmasını
          bekledik, sonra Aşağı Lori’ye vardık. Sorarak doğruca Konağa git-
          tim. Paşam’ın oğlu Mehmet Efendim’i daha önce hiç görmemiştim.
          Dış kapıdan girince uzaktan gösterdiler, yanına yanaştım. Elini ar-
          kasına atmıştı, üzerinde de pardösüsü vardı. Beyaz sakallı birisiydi.
          Paşam Hazretleri’nin fotoğrafını görmüştüm, ona benziyordu.
              ˗  Oooo, benim efendim! Hoş geldin, safa getirdin. Çık, Ab-
                 durrahim Paşa konakta.
          dedi. Yolu gösterdi. Çıktık, baktım Mazhar Ağabey,  Hacı Sıddık
          Ağabey, Yüksel Ağabey ve İstanbul’dan kalabalık ihvanlar gelmiş,
          oturuyorlar. Abdurrahim Efendim sedirde oturuyor. Bana:
              ˗  Ne yaptın, kiminle geldin beyim?
          dedi. Ben de:
              ˗  Yalnız geldim.
          dedim. O zaman da rahatsızdım, ama bir şey demedim. Efendim:
              ˗  Ya, hiç arkadaş bulamıyor musunuz, niye tek yola çıkıyor-
                 sunuz?
          dedi. Yani “Bir yol arkadaşın olsaydı, yolda sana yardımcı olurdu.”
          diye bizi ikaz etmiş, nasıl davranmamız gerektiğini göstermiş oldu.
                                      ***
            Efendim’in bir başka tasarrufuna örnek olabilecek, işimle ilgili
          şöyle bir hatıram var: Sümerbank’a atandıktan belli bir süre sonra
          beni Sümerbank’ın Bozüyük’teki fabrikasına verdiler. Seramik fab-
          rikası  daha  yeni  kuruluyordu.  Makinalar Almanya’dan  geliyordu.
          Fabrikayı da, işi de sevdim. Cansiperane çalışıyorum. Ev Ankara’da,
          daha taşımadım. Haftada bir gelip gidiyordum. Hatta lojman verecek
          oldular, ancak bende de bir tereddüt hâli vardı.
            O zamanlarda Bursa’da teveccüh vardı. Bozüyük de Bursa’ya ya-
          kın. Ziyarete gittim. Efendim’e evi Bozüyük’e taşıyıp taşımama ko-
          nusunu  danışmak  istiyordum.  Fırsatım  oldu  ve  Efendim’e duru-
          mumu anlattım. Bana:
   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85