Page 81 - Gülden Bülbüllere Tasarruf - Abdurrahim Reyhan Erzincanî
P. 81
Tasarruf 69
˗ Çalıştığın fabrikanın Ankara’da yeri yok mu?
diye sordu. Ben:
˗ Var Efendim. Merkezi Ankara’da!
deyince, Efendim:
˗ Tamam. Git, “Ankara’ya geçmek istiyorum” diye dilekçe
ver.
dedi. Ben de:
˗ Tamam Efendim.
dedim. Müsaade isteyip ayrıldım. Ankara’ya geldim, bir dilekçe ha-
zırladım ve Ulus’taki Sümerbank Genel Müdürlüğü’ne gittim. Kim-
seyi tanımıyorum. Sordum, makine ile ilgili Hesap Müdürlüğü var-
mış. Oraya gittim, Hesap Müdürü ile görüştüm. Müdür’e:
˗ Bozüyük fabrikasında çalışıyorum. Ankara’ya gelmek, na-
kil olmak istiyorum.
dedim. Dilekçeyi uzattım. Dilekçeye baktı, sonra hiçbir şey sorma-
dan sekreterini çağırdı ve:
˗ Bu dilekçeyi hemen işleme al.
dedi. Ben Müdür’ü daha önceden hiç tanımıyordum. Ayrılırken de
çok büyük hürmet gösterdi, beni asansöre kadar uğurladı.
Müdür’ün beni uğurlaması, izzeti, ikramı, bize gösterdiği ilgi
bana büyük bir yerin referansı ile geldiğim hissini verdi. Hemen de
tayinimi yaptırdı. Bu kolaylık Efendim’in lütfu, keremi ile olmuştu.
Hem kendi işimde kalmış hem de ailemi taşımak zorunda kalmamış-
tım.