Page 63 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 63

58                                          Gülden Bülbüllere

            Bir sohbet vardır. Sultan Süleyman aleyhisselam Cenâb-ı Hakk
          ona o kadar bir yetki, salahiyet vermiş ki rüzgârı ona tâbî ediyor.
          Hüdhüd  isminde  çok  hareketli  bir  kuşu  var,  onun  habercisiymiş.
          Bu kuş Süleyman aleyhisselamdan izinsiz hiçbir yere emirsiz gi-
          demezmiş.

            Bir gün bütün cinler, ifritler, insanlar hep Süleyman aleyhisse-
          lamın huzurunda bulunuyorlar.
            — Hüdhüd nerede? Diye sormuş.
            Bakmışlar Hüdhüd yok.

            — Yok, demişler.
            — Niye bu izinsiz ayrılıyor. Nereye gitti, niye vazifesinde suis-
          timal yaptı, demiş.
            Bakmışlar sağa sola Hüdhüd yok. Buyurmuş ki:

            — Eğer bu hayırlı bir haberle gelirse kurtuldu. Gelmezse başını
          kopartacağım onun.
            Hüdhüd de çok ayar ama akıllı zeki bir kuşmuş. Bu izinsiz ay-
          rılmış gitmiş ama suçunu bilmiş. Daha hemen ırakta iken,
            — Sultanım sana hayırlı bir haberle geliyorum, demiş.
            — Gel, neyse kurtuldun. Hayırlı haberle gelmezsen başını ko-
          paracaktım.
            İşte,  Seba  şehrini  ve  Belkıs’ı  Hüdhüd  haber  veriyor.  Hâlbuki
          Süleyman  aleyhisselam  defalarca  rüzgârlarla,  kuşla  dünyayı  gez-
          miş dolaşmış. Oraya hiç rastlamamış, bulamamış. Seba isminde bir
          şehir  çok  verimli  bitkileri  var.  Eşcarıyla  sularıyla  madenleriyle
          halkı çok zengin. Padişahları bir kız. Kız da çok akıllı, çok bilgili,
          akıllı bir padişah. Hüdhüd bunu buluyor, gelip haber veriyor, onu
          affediyor. Affedince tekrar Belkıs’a mektup yazıyor. Kur’ân-ı Ke-
          rim’de geçer. Belkıs’ı dine davet ediyor.
            Belkıs Süleyman aleyhisselamın Peygamber olduğunu, gücünü,
          kuvvetini  duymuş  işitmiş.  Müslüman  olacak,  kabul  edecek  fakat
          milletine,  ordusuna  güvenemiyor.  Onun  için  ordusuna  şöyle  bir
          ifadede bulunuyor. Diyor ki:
   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67   68