Page 90 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 90
Tasavvuf Sohbetleri 5 85
manı bu ruhlara olmuş. Bu ruhlar da orada kimi “Belâ” (Kabul
ettim.) demiş, kimi “Belâ” dememiş. Müslümanlar’ın, inananların
ruhu belâ demiş; inanmayanlarınki belâ dememiştir.
Cenâb-ı Hakk Müslümanlar’a, inananlara işte ilm-i ezelî de bu
iltifatı yapmış, bu ihsanda bulunmuştur. Onun için Celali Baba
diyor ya:
Münkirler la dedi ben illa dedim
Münkirler, Allah'ı inkâr edenler “la” yani Allah yok dediler.
Ama ben “illa” Allah var, dedim.
Bu ruhlar tabii o kadar zaman gezmişler, dolanmışlar, çok âlem-
lerde kalmışlar. Yalnız çok âlemler var; emir âlemi var, gayb âlemi
var, işte bunlardan gezmiş, dolanmış ahiri bu dünyaya bir cisimle
gelmiştir. Buradan da ahirete geçip gidecektir.
Mademki ruhlar bir cisimle bu dünyaya gelmiş, cisimsiz gel-
memiş ahirette de bir cisimle kalkacaktır.
O ahiretteki cismi biz kendimiz kazanıyoruz. Onun için kul fii-
linin faili, yapıcısıdır. Buradaki kelâm-ı kibârda,
Vahşî hayvanlara döndürdün meni
Eyledin dilimi lâl kara bahtım
Yani ameli olmayan bir kimse;
Kandan gelir yolun senin ya kandan varır menzilin
Kandan gelip gittiğini anlamayan hayvan imiş
Buyuruyorsa mademki Allah bizi niye getirdi bu dünyaya? Ne
için bizi halk etti?
7
“Ve mâ halaktul cinne vel insane illâ liya'budûn ” “Biz insanla-
rı cinleri halk ettik bizi mabut bilsinler, bize itaat etsinler.” Rabbim
insanları onun için halk ediyor.
Mabudumuz Allah'tır. Mükevvenatı yoktan var eden ilahtır, Al-
lah'tır. Ona itaat edeceğiz, Onu bileceğiz, Onu tanıyacağız. Allah
onu tanımamız ve ona itaat etmemiz için bizi halk etmiş.
7 Zâriyât, 51/56.