Page 226 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 226

Altın Silsile                                           209

          ervahı geliyor, toplanıyor. Resulullah Efendimiz’in geleceği bekle-
          niyor. Bakıyor ki Nakşibendi Efendimiz geliyor, hep ervah kalkı-
          yorlar,  kıyam  ediyorlar.  Onun  da  kürsüsü  var,  kürsüsüne  geçip
          oturuyor.  Peygamber  Efendimiz  gelince  şöyle  ervaha  bir  nazar
          ediyor.
            “Gel Ubeydullah. Beni sırtında şu dağın tepesine çıkar.” diye
          sesleniyor.  Peygamberimiz’i  sırtlıyor  tepenin  başına  çıkarıyor.
          Peygamberimiz de eliyle onun başını okşuyor ve sırtını sıvazlıyor.
          “Ben sende bu kuvvetin olduğunu biliyordum. Ama ervâhın görme-
          si için böyle yaptırdım.” diyor.
            Yani  bu  kuvvet  manevi  bir  kuvvettir.  O  rüyayla  Nakşibendi
          Efendimiz’e meylediyor, bir aşk oluyor. Ona aşkı sevgisi ile bâtınî
          yoluyla  üveysi  oluyor.  İşte  o  sevgi  onu  dolandırıyor,  Nakşibendi
          Efendimiz’in  elinden  tutanı  bulacağım,  diyor.  Çok  meşayih  var
          araştırırmış ama Nakşibendi Efendimiz’in halifeleri de kalmamış,
          gitmiş.
            Neticede  Herat’da  Yakub  Çerhi  Hazretleri’ni  bulmuş.  Yakub
          Çerhi  Hazretleri’ne  gitmiş,  bulunca  mübarek  hemen  daha  buna
          nereden geldin, nereye gidersin, demeden diyor ki:
            —Tut  bu  elimden,  bu  elden  tutan  Nakşibendi  Efendimiz’in
          elinden tutmuştur.
            İşte bu noktaya geliyoruz. Nakşibendi Efendimiz buyurdu ki:
            “Senin elinden tutan benim elimden tutmuş olur. Sana biat eden
          bana  biat  etmiş  olur.  Senin  reddin  benim  reddim,  senin  kabulün
          benim kabulüm.”
            Peygamber Efendimiz’in Sıddık-ı Ekber Efendimiz’e olan emri
          burada bir daha tazeleniyor. Zaten bizim yolumuz onun yolu, Sıd-
          dık yoludur. Başlangıcı oradan geliyor. (GB5)
          ...
              Yakub Çerhi Hazretleri;
            —Tut bu elden. diyor.
          Ama tutmuyor.
          Çok bir arzu ile sevinerek gitti. Tutmuyor. Niye tutmuyor?
   221   222   223   224   225   226   227   228   229   230   231