Page 192 - Gülden Bülbüllere Aşk ve Muhabbet - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 192
Aşk ve Mahviyet 187
Zaten tevazu fetheder fettah babını, diye büyüklerimizin emri,
kelamları vardır. Fettah babı yani fetih eden de ne demek? Açılmayan
kapanmış kapıları, açılmayan kapıları tevazu açar. Düğümlenmiş
çözülmeyen düğümleri tevazu çözer.
Tarikatımızın en büyük ameli tevazudur.
Tarikatımızın en büyük kerameti de takva, havf’tir.
Tarikatımızın en büyük kemâlâtı da mahviyettir, yokluktur.
Çünkü mahviyete düşmeyen kemâle ulaşamıyor, kemal sahibi
olamıyor. Niçin?
Kemal sahibi demek Allah’ın sıfatları ile sıfatlanmaktır.
Bu ancak kişi varlığını yitirdikten sonra olur. Kişi varlığını yitirmezse
Allah’ın sıfatları ile sıfatlanamaz. Onun için kelamda buyuruyor ki,
Âşık imdi varlığın ver yokluğa
Yokluk içinde sana varlık doğa
Diyor ki eğer sen Allah’ı seviyorsan o kadar sev, o sevgiyi çoğalt ki o
sevgi seni tamamen yok etsin. Her varlığını ortadan kaldırsın. Her
varlığın senin ortadan kalkınca sende bir varlık tecelli eder.
Niçin? Bak Cenabı Hak zerreden kübrayı ihâta etmiştir. Cenabı Hak
katreden deryayı ihâta etmiştir. Evet, nasıl ki “Âmentü billahi” ben
Allah’a inandım. Allah’a biz nasıl inanacağız? İnanmak nasılmış? Bize
ulema nasıl tavsiye ediyorlar?
Allah’a inanmak: Allah vardır, amenna birdir. Amenna şeriki, neziri
yoktur. Noksan sıfatlardan münezzeh, kemal sıfatlarla muttasıftır.
Mekândan da münezzeh, mekânlara sığmaz. Her yerde hazır ve nazır,
her yerdedir.
Öyleyse demek ki Cenabı Hak zerreden kübrayı, katreden deryayı ilmi
ile ihâta etmiştir. Yani en küçük bir cisimde dahi Allah’ın nuru
mevcuttur. En büyüğünde de mevcuttur, vardır. Öyleyse burada
bizim varlığımız onu göstermiyor. Eğer varlığımız yok olursa o nuru
her zerrede de göreceğiz, kübrada da göreceğiz. Büyüğünde de
küçüğünde de göreceğiz. Bak, ne buyurmuş?
Bi-hamdillah kamu varım sen oldun
Her eşyâda taleb-kârım sen oldun